Topu topu 10 günlük yaz tatilimde geleneksel deniz güneş kum üçgeninin dışına çıkarak karadeniz bölgesine yeken açmayı düşündüm. Kim kim mi?
Kadim dostum İnanç
eşi Ayşe
DeLikızları ile birlikte
ben
ve tay
Planda inanç ayşe ve DeLikızları Ankaradan amasyaya hareket ettikleri gün ben de bursadan ankaraya yola çıkacağım 1 gece ankarada konakladıktan sonra samsuna gidip bir gece de orada konaklayıp onlarla buluşacağım ve grubumuz samsunda birlikte yol almaya başlayacak…
Ben iş çıkışı yola çıkıp, sivrihisardaki klasik mola yerinde durmuş ve masaj koltuğunun keyfini çıkarmaktayken
yol arkadaşlarım o sırada amasyanın keyfini çıkarıyorlar. Bir gece ankarada kadıktan sonra samsundayım. akşamüzeri samsun toptepede manzara eşliğinde yemek var. Burada kavrulmuş turşu ve mısır ekmeği meşhur. Tadına bakmadan edemiyorum.
Ardından samsundaki amisos tepesine gidiyorum. Amisos samsunun eski ismi ve buradaki iki tepecik aslında mezar olarak yapılmış tümülüsler
iki tümülüs arasından böyle ahşap sevimli bir yol gidiyor. İlerledikçe bu görüntülerle karşılaşıyorum.
Amisos tepesinde güzel bir kafe restoran var
istenirse buraya sahilden teleferikle de gelinebiliyor
kafede güneş batımı sonrası manzara
Benim samsunda kaldığım gün müstakbel yol arkadaşlarım amasyanın tadını çıkarıyorlar.
Ertesi sabah samsun sahilindeki sevgi kafede onlarla ve samsundaki motorcu dostlarımızla buluşuyoruz
Ayşe beklerken…
Hep birlikte biz keyifli bir kahvaltı ederken
Onlar da dizi dizi…
Hatıra fotografı
Samsundaki dostlarımız bir süre bize eşlik ediyorlar. Motorlarımızın da karnını doyurduktan sonra onlarla vedalaşıyor ve doğuya doğru yola çıkıyoruz.
Fatsadan geçerken, yol kenarına parketmiş motorsikletleri görüyoruz ve hemen duruyoruz. Tanıştıktan sonra arkadaşların Fatsa motorsiklet derneği kurucuları olduğunu ve bu mekanı dernek odası olarak düzenlemeye başladıklarını öğreniyoruz. Ortada elinde kask olan arkadaşımız samsundan trabzona gidiyormuş ve yolda bir süre sadece arka tekerini kullanarak bize eşlik ediyor 🙂
Karadeniz sahil yolu yerine eski yolu tercih ediyoruz ve perşembe civarlarında yason kilisesini görmek üzere sahile iniyor ve burada birer çay içerek tazeleniyoruz.
Yason kilisesi 1869’da rumlar tarafından yapılmış…
Kubbelerin görünüşü
Kiliseden ayrılıp doğuya doğru yolumuza devam ediyoruz. Orduya geldiğimizde boztepeye çıkıyor ve ordu manzarasının keyfini çıkarıyoruz.
Boztepeden ayrılıp yolumuza devam ediyoruz. Akçaabatta motorcu kardeşimiz bizi karşılıyor ve birlikte akçaabat köftesi yiyiyoruz, nefis….
yemek sonrası gecikmeden Volkanın eşliğinde sürmeneye doğru yola çıkıyoruz. Sürmeneden uzun bir tırmanış ile işletmeciliğini motorcu abimiz tenere nin yaptığı zarha mountain resorta ulaşıyor bahçesinde çadırlarımızı kuruyoruz.
ne var ki gece köpeklerin kuşatma ve saldırısı sonrası ancak sabaha karşı 3 te uyuyabiliyoruz. Sabah ise karşılaştığımız manzara bu 🙂
Amma da dağıtmışız 🙂
Sabah muhteşem bir kahvaltı yapıyoruz
Ahmet abi ile otelden ayrılmadan resim çektiriyoruz…
Erkenden uzungöle doğru yola çıkıyoruz tempolu bir sürüş ile uzungöldeyiz. Hemen bir pansiyona yerleşiyoruz ( ada başı 60 ytl, odada sıcak su ve duş). Odanın balkonundaki manzara böyle
Pansiyona motorlarımızın çantalarını ve fazla yüklerimizi biran önce bırakıp soğanlı geçidine çıkmak üzere uzungölden ayrılıyoruz. Yüksekler bulutlarla kaplı olduğundan yağmurluklarımızı giyiyoruz.
yamaçlarda köyler var
ve çocukar
yolda bu güzel şelaleye rastladık. Şelale yola aldırmadan akmaya devam ediyor
bulutlara gittikçe daha da yaklaşıyoruz
karşıda soğanlı geçidine tırmanan yol görünüyor. zigzaglar çizerek tırmanan yol savaş sırasında ruslar tarafından yapılmış.
Sisten dolayı resmedemediğimiz yolu fikriniz olması açısından endurocu.com üyesi Rizeli ağabeyimiz endurocu53 ün gezisinden resim alıntılayarak gösteriyorum
işte tırmanan bir kamyon
tırmanışın hemen öncesinde çay bahçesinde çay içiyoruz.
Hava soğumaya başlıyor. Çay bahçesinin işletmecisinin oğlu, geleceğin motorcusu…
Ayşenin (balaklavasının) kaymış görüntüsü 🙂
Ve tırmanış başlıyor.. Bulutun içine girince her yer ıslak her yer çamurlu ve kaygan, özellikle de çok soğuk…
her yer ıslak
gözün görebildiği kadar manzara 🙂
hoppaaa…
yol böyle
Zor bir tırmanışa devam ederken bu yükseklikte hala köylerin olduğu göze çarpıyor.
yolda karşıdan gelen minibüstekilere yolu soruyoruz.
ve soğanlı geçidindeyiz. Bu arada burası trabzon bayburt yolu, belirteyim.
gps’e göre rakım 2376